Enerji depolama tesisleri gaz santrallerinin fişini çekiyor

Kesintili yenilenebilir enerji kaynaklarını dengeleyerek istikrarlı güç kaynağı sağlayan dev bataryalar, geliştiricilerin dünya çapında gaz yakıtlı üretim için çok sayıda projeden vazgeçmesine neden olacak kadar ucuz hale geliyor. Bir düzineden fazla enerji santrali geliştiricisi, proje finansmanı bankacısı, analist ve danışmanla yapılan görüşmelere göre rüzgar ve güneş enerjisinin kesintili doğasını telafi etmek için kullanılan gazla çalışan santrallerin uzun vadeli ekonomisi hızla değişiyor.

Enerji depolama tesisleri gaz santrallerinin yerini alıyor

Aktarılanlara göre bataryalar üzerine inşa edilen enerji depolama tesisleri, şimdiden şebekelere gaz santralleriyle rekabet edebilecek bir fiyattan yedek güç sağlamaya başlamış durumda. Bunun da gazın daha az kullanılacağı anlamına geldiği belirtiliyor.

Kâr amacı gütmeyen Global Energy Monitor verilerine göre 2023 yılının ilk yarısında dünya genelinde 68 gaz santrali projesi askıya alındı veya iptal edildi. Yapılan son iptaller arasında olan elektrik santrali geliştiricisi Competitive Power Ventures, mali detay vermeksizin düşük elektrik fiyatlarını ve hükümet sübvansiyonlarının yokluğunu gerekçe gösterdi. Benzer şekilde İngiliz bağımsız Carlton Power, 997 milyon dolarlık gaz santrali planından vazgeçtiğini duyurdu. Ekonomik koşulların enerji depolama lehine değiştiğini düşünen şirket, dünyanın en büyük bataryalarından birini inşa etme planlarını devreye aldı. Çoğu enerji şirketi de şebekeyi destekleyen gaz santralleri yerine enerji depolama sistemlerine kayıyor.

Maliyetler ciddi oranda düştü

BloombergNEF’e göre lityum-iyon bataryaların maliyeti 2016’dan 2022’ye yarıdan fazla düşerken benzer şekilde bataryalı enerji depolamanın kilovat saati başına maliyeti 151 dolara geriledi. Aynı zamanda yenilenebilir enerji üretimi de rekor seviyelere ulaştı. Ember‘in Avrupa Elektrik İncelemesi’ne göre, rüzgar ve güneş enerjisi geçen yıl AB elektriğinin %22’sini üreterek 2016’ya göre payını neredeyse iki katına çıkardı ve ilk kez gaz üretiminin payını geçti.

Elbette halen gaz santralleri kuruluyor ancak gelecekte bunların maliyetleri düzenleyici yasalarla daha da artabilir. Örneğin bu yılın başında yürürlüğe giren Avrupa Birliği kuralları, yeşil finansmana erişmek isteyen gaz tesislerinin karbon yakalama özelliğiyle inşa edilmesini veya 2035’ten itibaren hidrojen gibi düşük karbonlu gazları kullanmaya geçiş yapmasını gerektiriyor.

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top